Bu ayar anasayfayı sıfırlamaya yarar. Kapanan ve gizlenen menüleri geri getirir.

Sıfırla

Ece Dorsay

ECE DORSAY, İKİNCİ ALBÜM KAYDI İLE YENİDEN POWER TÜRK LİSTELERİNDE. EKİBİMİZ DETAYLARI KONUŞMAK ÜZERE ECE DORSAY İLE BİR ARADAYDI.

ALBÜM ÇALIŞMALARINIZA EPEY ARA VERMİŞSİNİZ. DİLERSENİZ ÖNCEKİ ALBÜMÜNÜZDEN BAŞLAYABİLİRİZ DETAYLARI KONUŞMAYA…

“Kırmızı Karanlık” albümüm benim ikinci albümüm. 25 Mayıs civarı çıktı. Daha önce 2002 yılında çıkmış “Kum Saati” isimli bir albümüm var. Bu ikinci albümüm. Bu albümde 12 şarkı var. Tümünün bestesi ve sözleri bana ait. Hiç cover şarkı yok. Bu albümde daha çok şarkı sözü yazarlığımı ön plana çıkarmak istedim; Ozan – şarkıcı ekolünden etkilendiğim için. Bu şarkıda prodüktörlüğü de ben üstlendim. Enstrümanları, gitarları, akustik gitarları çaldım. İki şarkıda bas gitarları çaldım. Aslında tabi Türkiye’de insanlar soru sorarlarken de bana şaşırıyorlar, hepsini nasıl üstlendiğim konusunda ama bu şuna yaradı, albüm çok daha içime sindi. Sound çok içime sindi.

BİR ÖNCEKİ ALBÜMLE KIYASLAMANIZI İSTESEK…

Bu albüm çok daha akustik bir albüm oldu öncekine oranla ve bu benim hayalimdi. Sözler bir hikaye anlattığı için, nasıl diyeyim yani rock müzikte deriz ya sanatçının bir duruşu, bir tavrı, bir derdi olmalı, pop müzikte nispeten eğlence daha ön plandadır ama rock müzikte sanatçının bir duruşu bir tavrı bir derdi vardır. Benim müziğimde de sonuçta hikayeler var, kalbi kırık aşk hikayeleri var. Mesajlar var, çok ufak mesajlar var. Bu mesajlar tabi gizli veriliyor. Gizli derken, didaktik olmamasına dikkat ettim. Mesajlarım insanların gözüne sokulan mesajlar değil de yaşanmış aşklar üzerine, aşk hikayeleri üzerine küçük mesajlar. Arkasında durduğum farklı dünyalar…

KALBİ KIRIK HİKAYELERİ ANLATAN BU ŞARKILARIN BİRAZ DAHA DERİNLERİNE İNEBİLİR MİYİZ ?

Kalbi kırık hikayeler derken; mesela “Kimlik Kartı Yok Aşkın” albümümdeki en mesajlı şarkı, işte aşkın sınır tanımadığını, din, dil, ırk, yaş tanımadığını anlatan bir şarkı. “Dibe Vurdum” var, bu şarkı çok neşeli, çok coşkulu bir melodisi olan ama sözleri itibari ile ruh hallerimin iniş çıkışlarını anlatan bir şarkı. “Gökkuşağımın Her Rengi” diyerek bir insanın içinde bir çok renk olabileceğini anlatan, iyi zamanlar olabileceğini, kötü zamanlar olabileceğini anlatan bir şarkı.

SİZİN AYNI ZAMANDA ŞAİR VE YAZAR KİMLİĞİNİZ DE VAR. BİRAZ BUNLARDAN DA BAHSEDEBİLİR MİYİZ ?

Ben çok yönlülüğe inanan bir insanım, bu yüzden geçtiğimiz Eylül ayından bu yana bir gazetede yazıyorum. Bir süre önce de “Mor Rüya” adlı bir şiir kitabım çıktı, 2009 yılıydı. Kitap fuarında bir imza günü yaptık. Bir yandan, yazmak-çizmek gibi alışkanlıklarım var ve devam ediyorum. Roman yazmak gibi planlarım var. Hepsinde iddialı değilim ama biriktirdiklerimi paylaşmayı seven bir insanım.

GELELİM İLK KLİBİNİZE…

Albümümle aynı adı taşıyan ve ilk klibimizi çekiğimiz “Kırmızı Karanlık”a gelcek olursak, ki en önemlilerinden biri o benim için, o şarkıdan, aslında bu albüm ortaya çıktı. “Kırmızı Karanlık”ın klibini biz Bahadır Başaran ile çektik. Yönetmenimiz Bahadır Başaran. Çekimleri Garipçe de gerçekleştirdik. Ben baştan beri bu şarkıya çekmek istiyordum klibi ama bir türlü karar veremiyorduk çünkü benim albümlerimin şöyle bir özelliği oluyor; insanlar tek bir şarkıya odaklanmıyor, bir sürü şarkıda potansiyel görüyorlar ve kimisi ona çek diyor, kimisi buna çek diyor. O yüzden karar vermek zor oluyor ama bu klip çok içime sindi. Grubumla performans sergiledik. Bir hikaye anlattık, çok şairane bir hikaye. Bu hikaye bir çok şekilde algılanabilir, masalımsı bir hikaye olarak düşünülebilir, bir aşk hikayesi gibi algılanabilir, onu ben dinleyicinin kendisine bırakıyorum. Benim için önemli olan burada şu mesajı vermek; Hümanizm’in önemi, insan kimliğinin zenginliği ve sevginin sınır tanımazlığı. Güzel bir hikaye ve bence biraz Mevlana ruhlu birşey oldu klipte. Çok pozitif bir klip oldu ve çok pozitif bir mesaj verdi. Bizlerin böyle mesajlara ihtiyacımız var.

KONSER HABERLERİNİZİ BEKLEYEN DİNLEYİCİLERİNİZE NELER SÖYLEMEK İSTERSİNİZ ?

Bu albüm herşeyi ile çok içime sindi. O sebeple bolca konser vermek istiyorum. Tabi benim müzik tarzım da zaten konseri gerektiren bir tarz. Ben, tabi tavrım ve duruşum dolayısı ile, dinleyicim ile samimi bir ortam yaratmak istiyorum. Star modunda biri değil de, hikaye anlatıcı gibi, ozan – şarkıcı gibi, hani eskiden Troubadour’lar vardı, Avrupa şehirlerini gezer ve hikayelerini anlatırlardı, ben biraz onlar gibi, küçük ya da büyük mekan ayırt etmeden dinleyicim ile bütünleşmek isitiyorum.

BELLİ OLAN TARİHLER VAR MI ?

Eylül ayında, henüz tarih ve mekan belli olmamakla beraber, Taksim’deki belli mekanlarda konser vermek istiyoruz ama sonra ne olacak bilmiyoruz. Bir Ege turnesi mi olur, Türkiye turnesi mi olur bilemiyorum. Tabi bunlar net değil, şimdilik benim hayalim. Taksim konserleri mutlaka olacak çükü sahne almazsam çok saçma olur, çünkü bizim besinimiz bu. Sahneye aç olmalı bir sanaçı zaten.

NERELERDEN TAKİP EDEBİLİRLER DİNLEYİCİLER KONSER HABERLERİNİZİ ?

Benim web sitelerimden bunları takip edebilirler. www.ecedorsay.com var, şu an açılmadığı için site, sizi www.myspace.ecedorsay.com‘a yönelendiriyor. Geçici bir durum bu. www.twitter.com/edorsay var. Oradan beni takip edebilirler. Kilitli değil, isteyen girip takip edebiliyor. Facebook’ta iki grubum var. Birisi fan grubum, biri de normal grubum. Profilim de var tabi. Eğer ararsanız bu hesaplarla karşılaşabilir, bana buralardan ulaşabilirsiniz.

TEŞEKKÜR EDİYORUZ BU GÜZEL RÖPORTAJINIZ İÇİN…

Ben teşekkür ederim. Herkesi konserlerime bekliyorum…


Bunlarda ilgini çekebilir:

Yorum yazın